İstanbul Türk Ocağı olarak düzenlediğimiz Geleneksel Cuma Sohbetlerine 8 Aralık 2017 tarihinde Doç. Dr. İsmet Üzen konuk oldu. Ocağımız konferans salonunda gerçekleştirilen sohbette, Kaybının 100. yılında İslam’ın ilk kıblesi olan Kudüs “Tarihi ve Stratejik Açıdan Kudüs’ün Kaybı” başlıklı konferansla anıldı. Amerika Birleşik Devletleri başkanı tarafından geçtiğimiz günlerde İsrail’in başkenti olarak tanınan Kudüs’ün tarihini ve önemini İsmet Üzen dinleyicilere aktardı.
İsmet Üzen’in belirttiği de üzere Osmanlı toprağı olan Filistin ve Kudüs 1.Dünya Savaşı esnasında açılan Kanal Cephesinin kaybedilişinin bir sonucunu olarak elimizden gitmiştir. Ancak Üzen bu meselenin bu kadar kolay olmadığını söyleyen Üzen, Filistin’in savunulması için görevlendirilen Ali Fuat Cebesoy’un o dönemdeki İngiliz ordusunun gücünün farkında olan Cebesoy bu görevi kabul etmek istemedi. İsmet Üzen’nin söylediğine göre Cebesoy Kudüs gibi kutsal bir şehri kaybeden komutan olarak tarihe geçmek istememektedir. “Gazze Muharabesini kazanan İngilizlerin bir sonraki hedefinin Filistin ve Kudüs olduğunu bütün Osmanlı komutanları biliyordu.” diyen Üzen bu görevi kabul eden ancak Kudüs’ü teslim etmek zorunda kalacak olan Cemal Paşa’yı da şu sözleriyle anlattı. “Kanal Cephesinde Osmanlı Devleti zor muharabeler geçirdi. Bağdat’ın imparatorluğundan elinden gitmekte olduğu 1917 yılının son günlerinde Enver Paşa ordunun komutanı olarak Cemal Paşa’yı Bağdat’a çağırdı. Filistini ve Kudüsü bırakmak istemese de Cemal Paşa emire uyarak bu tarihi ve kutsal bölgede tahribat olmasını da önlemek adına yetkilerini Falkon’a devrederek şehirden 2 saati gözyaşlarıyla dolu bir ayrılık eşliğinde ayrılmıştır.”
Kudüs’ten ordunun ayrılması üzerine Kudüs bundan 100 yıl önce 9 Aralık 1917 tarihinde kaybedildiğini belirten Üzen, sonrasında ise yeni kurulan Filistin devletine de değinerek sözlerini noktaladı.
